Ev hanımı dediğin iki hece ye-mek

           Bir ev hanımına sorsam ( ki bu ben oluyorum) gününü ne ile iştigal ediyorsun. Yirmi dört saatimde altı yedi saatimi uyku ile geçiriyorsam en az altı saatimi yemek yeme ve hazırlamak ile geçiriyorum. İki saatte yediklerimi hazmetmekle geçirsem. Günümün yarısını iki şeyi yaparak mı geçiriyorum. Amma da yavaşmışım. Bu kadar uyuşukluk olmaz ki.

      İki şey için bu kadar saat harcanır mı? Senelerdir aynı işi yapıyorum haala pratiklik kazanmamışım. Uyandıktan sonra günümün çoğunu yemek derdi oluyor. Yemek yemek yemek...
      işin espirisi; bi insana kırk defa delisin deseler deli olur. Biz günde kırk defadan fazla yemek lafzını kullanıyoruz. Sonra da fazla kilolardan şikayet ediyoruz.
      Bütün işimiz gücümüz yemek olmuş. Günün en önemli sorusu "BUGÜN NE YEMEK PİŞİRSEM? Arkadaşımıza mesaj atıyoruz bugün ne pişireceksin?"
Çoğumuz biliriz "Bugün Allah için ne yaptın" sözünü. Eskiden bu söz çok modaydı. Çerçeve halinde evlerde asılıydı. Peki ben ne yaptım "YEMEK"... Gerçekten Allah için mi yoksa nefis için mi! Mihenk taşına vurduğumuzda, sünnete ne kadar uygun bir sofra kuruyorum diye sorgulamam lazım. Son yıllarda teknolojinin katkısıyla (yemek sitelerinin zenginliği) yemeği yapmaktan çok sanat eserleri sergiliyoruz. Muazzam sofralar, marifetli eller... Tamam görsellik önemli fakat bu aralar fazla abartmadık mı! 

Not: Daha kendime bir çok şey söylerdim fakat önce bunları hazmetmem lazım. Şifa hazımdadır...
Not2: geriye kalan saatleri nasıl harcıyorsun diye soruyorsan, daha dur hele... Şu iki maddeyi halledeyim sıra onlara da gelecek:)

Yorumlar

  1. He he evet orijinal bir tesbit olmuş, cidden yemek çok vaktimizi alıyor. Ama ben genelde yemeği arka plana atıp, yemek için yaşamaya değil, yaşamak için yemeye başladım :)) Öyle marifetli eller falan, kulağa hoş geliyor da, o ben değilim :D

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Klamer Antibiyotik ile Verdiğimiz Mücadele

Çocuğum Pastel Boya Yedi...

Merhume Dr. Aidin Salih'den Kadına dair...