Oğluma nasıl kavuştum? 5
22 aralık da sona ermişti maceremız mayıs annesi olmayı beklerken... daha hassas duygular taşıyordum...
Öncesi için tıklayın üniversitedekidoğumu yaptıran doktor işinin ehliydi bu yüzden ne kürtaj oldum ne soğan kürüne gerek kaldı. Ama acelem yoktu artık acele edip aynı şeyleri yaşayıp süreyi uzatmak istemiyordum. Bu sefer ailemin yanına da gitmedim en sevdiğim şehre her üzüldüğüm de gidip hüzünle hatırlamak istemedim çünkü bir daha ki sefere bebeğimle gitmeye niyet ettim. Zaten annem gelmişti. İyi de gelmişti. Aslında gelme demiştim önce gerek yok ama birkaç gün sonra kendimi sahipsiz gibi hissettim ailem niye yanımda değil dedim. Böyle zor bir durumda neden burda değiller. Doğuma geliriz diyorlardı sevincimi paylaşmaya ama acımı paylaşmaya gelmiyorlardı. Ağlayarak eşimi aradım annemi istiyorum diye tıpkı bir çocuk gibi hani annesi komşuya bırakırda düşünce üzülünce kırılınca başlar ya anne diye ağlamaya bende o duygularla istedim annemi. Allah razı olsun eşimde kayınvalidem de incitmedi beni o dönemde bana kayınvalidem baktı yerimden kaldırmadı bi hafta. Annemle de çok iyi anlaşan ikililerden değiliz ama ana işte onun kadar kimseye geçmez ki naz. Kayınpederimi de çok severim düğünümden 1 ay sonra babam vefat etti. Babanında yeri ayrı en pasif en aciz bir baba dahi babadır evin direğidir duvarıdır çatısıdır. O yüzden kayınpederimin yeri de ayrıdır bende. O da şehir dışında çalışıyordu bir hafta sonra gelebildi. Onu görür görmez ağlamaya başladım. Konuşmadı zaten gözlerime derin bir bakış attı yetti. Bazen öyle bir bakar seni sevdiğini hissedersin. Hem sevgi hem hüzün hem teselli vardı bakışlarında. Tutamadım gözyaşlarımı ağladım. Neyse ki annem de geldi. Aylar da geçti. Mayıs oldu anneler günü garip bi beklenti vardı ruhumda eşim benim anneler günümü kutlasın istedim anne olduğumu bilmek... o da sağolsun unutmadı... ben tek yıpranan değildim ki. Eşim de benimle bunalmıştı. Kayınvalidem kaldıramamış hasta olmuştu. Ben artık tedbirimi almış kendimce sabrediyordum biraz daha zaman geçsin diyordum.
Erkamın annesi ikinci hamileliğimde benden sonra hamile kalmış onunla hamilelik hakkında konuşmaya başlamıştık. Yaşadığım olayın her anına şahit olmuştu. Evet yakın değildik. Aramızda kilometrrlerce mesafe vardı ama hep yanımda hissettiğim canım kardeşimi. Kaybımı duymasını korkmasını hiç istemezdim ama onun duasına da o kadar çok ihtiyacım vardı ki. Ondan sonra daha çok varlığını duasını hissettirdi. Haziran ayı gelip çattı o da nesi hamileydim. İlk Erkamın annesi öğrendi. Önce karnındaki sonra kucağındaki erkam bebekle her gün bize dua ettiler. O kadar uzakta bu derece yanımızda oldular. Direk yatma moduna girdim. Aynı zamanda kimse duymamalıydı. Bilmesi gerekenler haricinde kimseye söylemedim 4 aylık oluncaya kadar ailem dahi bilmedi memleketteki eş dost 7 ay sonra öğrendi doğum sonrası öğrenenler bile oldu. Benim hamileliğim yatakta geçtiği için sosyal hayattan çekilince insanlar hemen tahmin ediyordu hamile olduğumu. Bu sefer herşey farklı ilerliyordu. Gerekli tahlileri yaptırmıştım. Kan pıhtılaşması da çekinik de olsa vardı. Kanamam olmadı. 10. Haftaya kadar doktor kontrolüne dahi gitmedim. Geçen hamilelikten kalma progestanları yutmaya folik asit almaya başladım. Bu sefer kalp atışı keseydi korkusu yaşamadım. Korkmadım çünkü. Bana süpriz olmuştu. Aylar sonrasında beklerken hamileydim. Hiç ummuyordum. Bir andan yüksek lisans yapıyordum. Hamileliklerimden fırsat bulduğum aralar onu hallediyordum. Tez başvurumu da yapmıştım tek dönem kalmıştı. Hayata geri döneli çok olmamıştı şubattan hazirana kadar ayaklanmıştım ki Allahtan eşimle pikniğe birkaç yere falan gitmiştik onu da yapmasaydım hiç fasıla vermeden evden çıkmamış gibi olacaktım. Zaten bu hamileliğin sonunda öyle hissettim 2 yıldır hamile gibi öyle de sayılır zaten 2014 ekiminden itibaren öncesini de sayarsak daha uzunda onu saymıyorum. Bu birkaç ay içerisinde komşularımı daha yakından tanıma fırsatım olmuştu ben kendimle cedelleşirken yanıma arada bir uğrayan teyzecik taşınmıştı üzülmüştüm bi kapımı çalan o vardı diye. Ama kayınvalidem dua et demişti gönlüne göre bir komşu göndersin Allah sana. İnanın çok dua ettim komşu o kadar önemliymiş ki. Gönlüme göre gelmişti komşum 😉Dedim ya bu sefer herşey fARklıydı. Komşularım yanımdaydı. Hem de o kadar çok yanımdaydı ki. Ailem oldular. Karşı komşum her öğlen gelir yemeğimi önüme koyar giderdi. Bazen sohbeti ile bana yoldaş olurdu. Eşi dahi sürekli beni sorarmış Ayşe teyzemi tembihlermiş ihmal etme diye. Anne baba oldular bize. Sofrasını paylaşan üşenmeyip kendi evi gibi evimi temizleyen lokmasını bölüşen komşularım vardı artık. Bi ömür dua edeceğim. Bu sefer farklıydı işte. Birde çok sevdiğim bir ablam her hafta iki kez gelir sohbeti ile can olur moral olur yalnız bırakmazdı. Mutlaka birşeyler hazırlayıp gelirdi. (Bunları niye mi anlatıyorum etrefınızda benim gibi birileri olursa koşun diye can olun yoldaş olun yalnız bırakmayın. Yatmak zorunda olmasa bile eğer hamile ise eğer hasta ise bir tas çorba ile ben seni anlıyorum ve yalnız bırakmıyorum mesajı verin. Yaşamadan bilin halden anlayın. Hiç birşeye gücünüz yetmiyorsa duamla yanındayım deyin her gün deyin bugünde sana dua ettim deyin) Hamileliğim boyunca hiç bir iş yapmadım tek işim yatmak 5dakika sürmeden banyoya girmek lavobaya gitmek . Yemeğim suyum hep önümdeydi. Anahtarım doğalgaz saatinde bilenler açıp girerdi. Annem sadece 15 gün geldi 5 aylıkken. Yaşlı zaten isterdim belki 9 ay kalsın ama onun kendince sebebleri vardı. Kayınvalidem rahatsızdı haftasonları uğrar bişeyler pişirir çolukçocuk toplanır vakit geçirirdik. Ama en önemlisi eşimdi. Eşdi, candı kimsenin yapmadığını yaptı ben yattım o yaptı. Bulaşıkda yıkadı çamaşır da astı evi de temizledi. Gündüz çalıştı akşam evde çalıştı. Hani derler ya babalık bebek doğduktan sonra başlar. Benim eşim 9 ay bize baktı sabırla adeta lokmamızı ağımıza koydu. Karşı komşum da eşime kıyamazdı ona kalmasın diye hergün mutfağı temizlerdi. Ama yine de bu süreçte en önemlisi eşi oluyor insanın onun kadar kimse destek olamaz ki o olmasa onun emeği olmasa o zaman yıpranır insan. Ama eşimi yoran yaptığı işler değildi. Her an korku ile yaşamaktı. Kaybetme korkusu.bu yüzden her saat başı messj atar arar yüzümde en ufak bir hüzün görse aklı gider bişey oldu sanırdı. Bu yapılanların hakkı gerçekten ödenmez. Ben ise hiç ödeyemem karşılığını ancak Allah verir. Zahiren yalnızdım ama aslında Rabbim bir sürü yardımcı göndermişti. Sabretmem için... Evim için... Benim için... ama hep tesellim vardı bir hastalıktan yatmıyorum bebeğime kavuşmak için yatıyorum. Hergün iğne vurulurdum. Doktorum iki kaybım olduğu için tedbir olarak clexan başlamıştı. 200 mg progestan magnorm. Ve kurtulamadığım enfeksiyon için antibiyotik vitaminler kan ilaçları. Bebek aspirini... iğneden bıkmıştım ilaçlardan usanmıştım ama sonu gelecekti ve çok güzel gelecekti. Hatta geldi ve o güzellik şu an yanımda uyuyor. İnişli çıkışlı duygularla geçti hamilelik. Çok sey beklediğim az şey bulduğum insanlar DAda oldu hamileyken kızdım geçti ama biliyorum ki bu hamilelikte tek başıma imtihan olmadım çevremde benimle imtihan oldu. Asıl merak edilen kısma geliyorum. 10. Hafta da doktor kontrollerine başladım. Kalp atışı vardı ve bebek iyiydi. Fakat troid tsh yüksek çıkmıştı ve ilaç kullanmam gerekiyordu. Tsh hormonunun yüksek çıkması çok tehlikeliydi bebeğin beyin gelişimini etkiliyordu. 10 hafta çok geç bi haftaydı ilaç kullanımı için ama takmadım bunu kafama ilaca başladım ve bişey olmadığına inandım. Ehil oduğuna güvendiğim daha önceden serklaj konusunda tecrübeli bir doktordu. 13. Haftada gel serklajı yapalım dedi. Serklaj hakkında ayrıntılı bilgi dolu ayrı bir yazı yazmak istediğimden burada girmiyorum bu konuya. Büyük bir heyecanla girdim bu basit operasyona en önemli tedbirdi bizim için. Sevdiklerim yalnız bırakmadı. Annem hamile olduğumu bilmiyordu ama aradı operasyon öncesi hissetmiş gibi. Abim aradı. Durumu anlattım hem şaşırdılar hem sevindiler. Narkoz aldım yarım saat bile sürmedi. Sadece ameliyat masasında ağladığımı hatırlıyorum ve hemşirenin moral verdiğini. Sonra odada uyandım. Yanımda sevdiğim bir ablam vardı. O olsun istedim yanımda rica ettim yalnız bırakmadı. Bir gün hastanede kaldık. Son bir kontrolle evimize döndük. Daha umutluyduk artık. Birkaç gün içerisinde kanamanın bitmesi gerekiyordu ama bitmedi oluk oluk kanamam olunca dikişler açıldı korkusu ile doktora koştuk ki birşey yoktu dikişlerden geliyordu ama 2 haftaya o kanama da durdu. 15 günde bir gitmem gerekn kontrollere 2 ayda bir gittim. Doktora sık gidince korkularım artıyor hem de zaman geçmiyordu. 5. Ayda kızım olacağını öğrendim. 2 ay geç gittiğim için de 7. Ayda aslında oğlum olduğunu. 2 ay kız diye sevdik oğluşu. 14. Haftadan itibaren hissettim oğlumu dedim ya bu sefer farklı diye oğlum hep bana destek oldu hep hissettirdi kendini. Büyüdükçe hareketlendikçe daha çok bağlandım. Herşeye değermiş. 37. Haftada dikişlerim alınacaktı. Ama herşeye hazırlıklı olmam gerekliydi. Doğum başlayabilirdi. Hiç öyle su gibi geçmedi her gün
Hafta gibi geçti ama geçti. 37. Hafta geldi eşim de bir heyecan sanki o gün doğum olacak gibi bi şenlik havasında gittik hastaneye. dikişlerimi aldılar. Bu esnada narkoz vermiyorlar. Can yakıcı elbette. Veee 4 cm açıklıkla o gün doğum başladı. Enfeksiyon fazla olduğu için sezeryan dedi dr. Bende şimşekler çaktı. Yakınımız bir kadın doğum uzmanı ile görüştük sezeryan şart değil dedi. Özel hastane olduğu için sezeryan derler diye hep korkmuştum sancım olmadığı için acil kaçış planı ile üniversite hastanesine gittik. O da nesi düzenli olarak bu hastanede tedavi görmedim diye beni kabul etmediler. Ciddi bir sözlü mücadele akabinde zorla kendimi kabul ettirdim hastaneye. İki de yatış yapıldı. Serumlar suni sancılar derken. Bi anda oğluşun kalp atışı düzensizleşti doktorlar hemşireler hastanede kısa süreli bir telaş havası. Ama ben hiç korkmadım. Şakacı oğlum benim. Annesi gibi. 5 saat sonra akşam yedi civarı oğluşum doğdu. Yanımda hemşire giydiriyordu. Ben herşeyi unutmuş onu görmenin derdinde. Uzaktan gösterdiler oysa kucağıma verebilirlerdi. Güzel mi dedim. Hemşireye çok güzel dediler. Duyduğuma göre doğumdan sonra uyku basarmış anneleri gözümü bile kırpmadım bütün gece . gelmişti gözümün nuru emanetimi almıştım siz uyuyun artık yaşasın uykusuz geceler... yaşasın tatlı yorgunluklar. Zor bir doğum ve zor bir hafta geçirdim. Ama hepsi için sonsuz şükürler...Lohusalığım da zordu. Hala oğlumu kıskanırım. Fazla içli dışlı olmalarına hala tahammülüm yok. Beklediğim her ana deydin oğlum. Allah herkesin evlatlarını bağışlasın bizleri evlatla imtihan etmesin onları da hayırlı nesiller eylesin. Servikal yetmezlik hakkında ayrıntılı bir yazı paylaşıcam takipte kalın. Bu konuyu ince eleyip sık dokuyacağız...
Öncesi için tıklayın üniversitedekidoğumu yaptıran doktor işinin ehliydi bu yüzden ne kürtaj oldum ne soğan kürüne gerek kaldı. Ama acelem yoktu artık acele edip aynı şeyleri yaşayıp süreyi uzatmak istemiyordum. Bu sefer ailemin yanına da gitmedim en sevdiğim şehre her üzüldüğüm de gidip hüzünle hatırlamak istemedim çünkü bir daha ki sefere bebeğimle gitmeye niyet ettim. Zaten annem gelmişti. İyi de gelmişti. Aslında gelme demiştim önce gerek yok ama birkaç gün sonra kendimi sahipsiz gibi hissettim ailem niye yanımda değil dedim. Böyle zor bir durumda neden burda değiller. Doğuma geliriz diyorlardı sevincimi paylaşmaya ama acımı paylaşmaya gelmiyorlardı. Ağlayarak eşimi aradım annemi istiyorum diye tıpkı bir çocuk gibi hani annesi komşuya bırakırda düşünce üzülünce kırılınca başlar ya anne diye ağlamaya bende o duygularla istedim annemi. Allah razı olsun eşimde kayınvalidem de incitmedi beni o dönemde bana kayınvalidem baktı yerimden kaldırmadı bi hafta. Annemle de çok iyi anlaşan ikililerden değiliz ama ana işte onun kadar kimseye geçmez ki naz. Kayınpederimi de çok severim düğünümden 1 ay sonra babam vefat etti. Babanında yeri ayrı en pasif en aciz bir baba dahi babadır evin direğidir duvarıdır çatısıdır. O yüzden kayınpederimin yeri de ayrıdır bende. O da şehir dışında çalışıyordu bir hafta sonra gelebildi. Onu görür görmez ağlamaya başladım. Konuşmadı zaten gözlerime derin bir bakış attı yetti. Bazen öyle bir bakar seni sevdiğini hissedersin. Hem sevgi hem hüzün hem teselli vardı bakışlarında. Tutamadım gözyaşlarımı ağladım. Neyse ki annem de geldi. Aylar da geçti. Mayıs oldu anneler günü garip bi beklenti vardı ruhumda eşim benim anneler günümü kutlasın istedim anne olduğumu bilmek... o da sağolsun unutmadı... ben tek yıpranan değildim ki. Eşim de benimle bunalmıştı. Kayınvalidem kaldıramamış hasta olmuştu. Ben artık tedbirimi almış kendimce sabrediyordum biraz daha zaman geçsin diyordum.
Erkamın annesi ikinci hamileliğimde benden sonra hamile kalmış onunla hamilelik hakkında konuşmaya başlamıştık. Yaşadığım olayın her anına şahit olmuştu. Evet yakın değildik. Aramızda kilometrrlerce mesafe vardı ama hep yanımda hissettiğim canım kardeşimi. Kaybımı duymasını korkmasını hiç istemezdim ama onun duasına da o kadar çok ihtiyacım vardı ki. Ondan sonra daha çok varlığını duasını hissettirdi. Haziran ayı gelip çattı o da nesi hamileydim. İlk Erkamın annesi öğrendi. Önce karnındaki sonra kucağındaki erkam bebekle her gün bize dua ettiler. O kadar uzakta bu derece yanımızda oldular. Direk yatma moduna girdim. Aynı zamanda kimse duymamalıydı. Bilmesi gerekenler haricinde kimseye söylemedim 4 aylık oluncaya kadar ailem dahi bilmedi memleketteki eş dost 7 ay sonra öğrendi doğum sonrası öğrenenler bile oldu. Benim hamileliğim yatakta geçtiği için sosyal hayattan çekilince insanlar hemen tahmin ediyordu hamile olduğumu. Bu sefer herşey farklı ilerliyordu. Gerekli tahlileri yaptırmıştım. Kan pıhtılaşması da çekinik de olsa vardı. Kanamam olmadı. 10. Haftaya kadar doktor kontrolüne dahi gitmedim. Geçen hamilelikten kalma progestanları yutmaya folik asit almaya başladım. Bu sefer kalp atışı keseydi korkusu yaşamadım. Korkmadım çünkü. Bana süpriz olmuştu. Aylar sonrasında beklerken hamileydim. Hiç ummuyordum. Bir andan yüksek lisans yapıyordum. Hamileliklerimden fırsat bulduğum aralar onu hallediyordum. Tez başvurumu da yapmıştım tek dönem kalmıştı. Hayata geri döneli çok olmamıştı şubattan hazirana kadar ayaklanmıştım ki Allahtan eşimle pikniğe birkaç yere falan gitmiştik onu da yapmasaydım hiç fasıla vermeden evden çıkmamış gibi olacaktım. Zaten bu hamileliğin sonunda öyle hissettim 2 yıldır hamile gibi öyle de sayılır zaten 2014 ekiminden itibaren öncesini de sayarsak daha uzunda onu saymıyorum. Bu birkaç ay içerisinde komşularımı daha yakından tanıma fırsatım olmuştu ben kendimle cedelleşirken yanıma arada bir uğrayan teyzecik taşınmıştı üzülmüştüm bi kapımı çalan o vardı diye. Ama kayınvalidem dua et demişti gönlüne göre bir komşu göndersin Allah sana. İnanın çok dua ettim komşu o kadar önemliymiş ki. Gönlüme göre gelmişti komşum 😉Dedim ya bu sefer herşey fARklıydı. Komşularım yanımdaydı. Hem de o kadar çok yanımdaydı ki. Ailem oldular. Karşı komşum her öğlen gelir yemeğimi önüme koyar giderdi. Bazen sohbeti ile bana yoldaş olurdu. Eşi dahi sürekli beni sorarmış Ayşe teyzemi tembihlermiş ihmal etme diye. Anne baba oldular bize. Sofrasını paylaşan üşenmeyip kendi evi gibi evimi temizleyen lokmasını bölüşen komşularım vardı artık. Bi ömür dua edeceğim. Bu sefer farklıydı işte. Birde çok sevdiğim bir ablam her hafta iki kez gelir sohbeti ile can olur moral olur yalnız bırakmazdı. Mutlaka birşeyler hazırlayıp gelirdi. (Bunları niye mi anlatıyorum etrefınızda benim gibi birileri olursa koşun diye can olun yoldaş olun yalnız bırakmayın. Yatmak zorunda olmasa bile eğer hamile ise eğer hasta ise bir tas çorba ile ben seni anlıyorum ve yalnız bırakmıyorum mesajı verin. Yaşamadan bilin halden anlayın. Hiç birşeye gücünüz yetmiyorsa duamla yanındayım deyin her gün deyin bugünde sana dua ettim deyin) Hamileliğim boyunca hiç bir iş yapmadım tek işim yatmak 5dakika sürmeden banyoya girmek lavobaya gitmek . Yemeğim suyum hep önümdeydi. Anahtarım doğalgaz saatinde bilenler açıp girerdi. Annem sadece 15 gün geldi 5 aylıkken. Yaşlı zaten isterdim belki 9 ay kalsın ama onun kendince sebebleri vardı. Kayınvalidem rahatsızdı haftasonları uğrar bişeyler pişirir çolukçocuk toplanır vakit geçirirdik. Ama en önemlisi eşimdi. Eşdi, candı kimsenin yapmadığını yaptı ben yattım o yaptı. Bulaşıkda yıkadı çamaşır da astı evi de temizledi. Gündüz çalıştı akşam evde çalıştı. Hani derler ya babalık bebek doğduktan sonra başlar. Benim eşim 9 ay bize baktı sabırla adeta lokmamızı ağımıza koydu. Karşı komşum da eşime kıyamazdı ona kalmasın diye hergün mutfağı temizlerdi. Ama yine de bu süreçte en önemlisi eşi oluyor insanın onun kadar kimse destek olamaz ki o olmasa onun emeği olmasa o zaman yıpranır insan. Ama eşimi yoran yaptığı işler değildi. Her an korku ile yaşamaktı. Kaybetme korkusu.bu yüzden her saat başı messj atar arar yüzümde en ufak bir hüzün görse aklı gider bişey oldu sanırdı. Bu yapılanların hakkı gerçekten ödenmez. Ben ise hiç ödeyemem karşılığını ancak Allah verir. Zahiren yalnızdım ama aslında Rabbim bir sürü yardımcı göndermişti. Sabretmem için... Evim için... Benim için... ama hep tesellim vardı bir hastalıktan yatmıyorum bebeğime kavuşmak için yatıyorum. Hergün iğne vurulurdum. Doktorum iki kaybım olduğu için tedbir olarak clexan başlamıştı. 200 mg progestan magnorm. Ve kurtulamadığım enfeksiyon için antibiyotik vitaminler kan ilaçları. Bebek aspirini... iğneden bıkmıştım ilaçlardan usanmıştım ama sonu gelecekti ve çok güzel gelecekti. Hatta geldi ve o güzellik şu an yanımda uyuyor. İnişli çıkışlı duygularla geçti hamilelik. Çok sey beklediğim az şey bulduğum insanlar DAda oldu hamileyken kızdım geçti ama biliyorum ki bu hamilelikte tek başıma imtihan olmadım çevremde benimle imtihan oldu. Asıl merak edilen kısma geliyorum. 10. Hafta da doktor kontrollerine başladım. Kalp atışı vardı ve bebek iyiydi. Fakat troid tsh yüksek çıkmıştı ve ilaç kullanmam gerekiyordu. Tsh hormonunun yüksek çıkması çok tehlikeliydi bebeğin beyin gelişimini etkiliyordu. 10 hafta çok geç bi haftaydı ilaç kullanımı için ama takmadım bunu kafama ilaca başladım ve bişey olmadığına inandım. Ehil oduğuna güvendiğim daha önceden serklaj konusunda tecrübeli bir doktordu. 13. Haftada gel serklajı yapalım dedi. Serklaj hakkında ayrıntılı bilgi dolu ayrı bir yazı yazmak istediğimden burada girmiyorum bu konuya. Büyük bir heyecanla girdim bu basit operasyona en önemli tedbirdi bizim için. Sevdiklerim yalnız bırakmadı. Annem hamile olduğumu bilmiyordu ama aradı operasyon öncesi hissetmiş gibi. Abim aradı. Durumu anlattım hem şaşırdılar hem sevindiler. Narkoz aldım yarım saat bile sürmedi. Sadece ameliyat masasında ağladığımı hatırlıyorum ve hemşirenin moral verdiğini. Sonra odada uyandım. Yanımda sevdiğim bir ablam vardı. O olsun istedim yanımda rica ettim yalnız bırakmadı. Bir gün hastanede kaldık. Son bir kontrolle evimize döndük. Daha umutluyduk artık. Birkaç gün içerisinde kanamanın bitmesi gerekiyordu ama bitmedi oluk oluk kanamam olunca dikişler açıldı korkusu ile doktora koştuk ki birşey yoktu dikişlerden geliyordu ama 2 haftaya o kanama da durdu. 15 günde bir gitmem gerekn kontrollere 2 ayda bir gittim. Doktora sık gidince korkularım artıyor hem de zaman geçmiyordu. 5. Ayda kızım olacağını öğrendim. 2 ay geç gittiğim için de 7. Ayda aslında oğlum olduğunu. 2 ay kız diye sevdik oğluşu. 14. Haftadan itibaren hissettim oğlumu dedim ya bu sefer farklı diye oğlum hep bana destek oldu hep hissettirdi kendini. Büyüdükçe hareketlendikçe daha çok bağlandım. Herşeye değermiş. 37. Haftada dikişlerim alınacaktı. Ama herşeye hazırlıklı olmam gerekliydi. Doğum başlayabilirdi. Hiç öyle su gibi geçmedi her gün
Hafta gibi geçti ama geçti. 37. Hafta geldi eşim de bir heyecan sanki o gün doğum olacak gibi bi şenlik havasında gittik hastaneye. dikişlerimi aldılar. Bu esnada narkoz vermiyorlar. Can yakıcı elbette. Veee 4 cm açıklıkla o gün doğum başladı. Enfeksiyon fazla olduğu için sezeryan dedi dr. Bende şimşekler çaktı. Yakınımız bir kadın doğum uzmanı ile görüştük sezeryan şart değil dedi. Özel hastane olduğu için sezeryan derler diye hep korkmuştum sancım olmadığı için acil kaçış planı ile üniversite hastanesine gittik. O da nesi düzenli olarak bu hastanede tedavi görmedim diye beni kabul etmediler. Ciddi bir sözlü mücadele akabinde zorla kendimi kabul ettirdim hastaneye. İki de yatış yapıldı. Serumlar suni sancılar derken. Bi anda oğluşun kalp atışı düzensizleşti doktorlar hemşireler hastanede kısa süreli bir telaş havası. Ama ben hiç korkmadım. Şakacı oğlum benim. Annesi gibi. 5 saat sonra akşam yedi civarı oğluşum doğdu. Yanımda hemşire giydiriyordu. Ben herşeyi unutmuş onu görmenin derdinde. Uzaktan gösterdiler oysa kucağıma verebilirlerdi. Güzel mi dedim. Hemşireye çok güzel dediler. Duyduğuma göre doğumdan sonra uyku basarmış anneleri gözümü bile kırpmadım bütün gece . gelmişti gözümün nuru emanetimi almıştım siz uyuyun artık yaşasın uykusuz geceler... yaşasın tatlı yorgunluklar. Zor bir doğum ve zor bir hafta geçirdim. Ama hepsi için sonsuz şükürler...Lohusalığım da zordu. Hala oğlumu kıskanırım. Fazla içli dışlı olmalarına hala tahammülüm yok. Beklediğim her ana deydin oğlum. Allah herkesin evlatlarını bağışlasın bizleri evlatla imtihan etmesin onları da hayırlı nesiller eylesin. Servikal yetmezlik hakkında ayrıntılı bir yazı paylaşıcam takipte kalın. Bu konuyu ince eleyip sık dokuyacağız...
Senin acını kalbimde hissettiren Rabbimize hamdolsun ..
YanıtlaSilÇok şükür
SilMirza bebek, daha bu dünyaya gelirken musibete teslim olmamayı öğrenmiş. Dilerim, ömrü boyunca ve son nefesinde de Cenab-ı Hakkın ona isabet ettireceği her halden beraatını alsın. Hikayenizi gözyaşlarıyla okudum. Allah sizin, eşinizin, 3 yavrunuzun ve dostlarınızın ecrini fazlasıyla versin..
YanıtlaSilAllah razı olsun yorumunuz da beni duygulandırdı bende sizin gibi düşünüyorum oğlum inşaallah istikamette azimli sabırlı ve güçlü olacak 9 ay annesine tutunduğu gibi Allah’ın rızasınada tutunur inşaallah yorum için teşekkür ederim
SilYazınızı göz yaşlarına okudum kendi kaybımda dönmediğim gözyaşlarımla.o zor günlerdeki yalnızlığı çok iyi bilirim Rabbim banada tez vakitte sağlıklı sıhhatli bir evlat nasip etsin isteyen herkese..
YanıtlaSilsiz,gözyaşı dökelim diye yazmadınız ama sel oldu aktı yaşlar.üzerimizden bir yaşamak geçti şairin dediği gibi,hem de ne yaşamak. yine de hamd olsun Rabbimize.acısı kadar mükafatı için de.
YanıtlaSilKesinlikle ama Rabbim çok merhametli madem hüzünlendirdim sevinçli bir haber vereyim ikinci kez bebeğim oldu çok şükür aynı yöntemle
SilGece herkes uykuda ama ben bu yazıyı buldum gözyaşları içinde okudum 9 gün önce 21 haftalik kızımı rahim ağzı yetmezliğinden dolayi cennete uğurladım çok acı tüp bebek yöntemiyle olmuştu kucağıma almak nasip olmadı...Bilmiyorum neden yazıyorum bir umut yada teselli...Rabbim imtihanımizi kolaylaştırsın bundan sonrasını üç ay içinde hemde kendiliğinden olmasını diliyorum sevgi ve dua ile.
YanıtlaSilCanım benim, ahirette cennet kapısında bekleyecek ve sana ebedi olarak evlat sevme lezzetini tattıracak inşallah.
SilRabbim tekrardan, en güzel şekilde nasip etsin inşallah...
Senin hislerin o kadar tanıdık ki... Ama benim o zor günlerim elemi gitti şu an iki sağlıklı oğlum var Elhamdülillah ve inanıyorum ki sen de sabır ve dua ile benim bu hislerimi de yaşayacaksın çünkü ben anladım ki servikal yetmezlik çaresiz olan bir rahatsızlık değil . Sadece sabır imtihanı önce hamile kalmak için beklemek sağlıklı kucağına almak için beklemek... İşte bu kısmı da dualarla nimete çevirmek.. Düşünsene her gün dualarla bir bebk sahibi olmak kaç kişiye nasip oluyor...
SilKendimi buldum..ağladım.. bende serklaj için gün aldım inşallah sağlıkla zamanında kucagıma almayı nasip etsin Allah ım..
YanıtlaSil